Beşiktaş spor derneğinin bir parçası olan ve İstanbul’un İstanbul Boğazı’na yakın, Dolmabahçe Sarayı’nın yakınındaki aynı isimli semtinde bulunan bir Türk spor kulübüdür. 15 kez Türk futbol şampiyonu bulunmaktadır. Ayrıca Galatasaray ve Fenerbahçe ile birlikte Türk futbolunun üç büyüklerinden bir tanesidir. Türkiye‘yi uluslararası düzeyde tam kadro ile temsil eden Türk kulüplerinden bir tanesidir. Türk süper liginin kurulduğu 1959 yılından bu yana Türkiye üst Ligi’nden hiç ayrılmamıştır. Futbol takımı, İç saha maçlarını 41.903 seyirci kapasiteli Vodafone Park’ta oynamaktadır.
Tarihi
Beşiktaş futbol kulübü 4 Mart 1903’te kurulmuştur. O dönem de ana branş olan Beşiktaş jimnastik kulübünden gelmektedir. Kurulduğu dönemde uzun bir tartışmadan sonra var olma hakkını elde etmiştir. Sultan II Abdülhamid ve maiyeti, spor faaliyetlerinin İslam’ın normlarına aykırı olmadığına dair kabul edilebilir argümanlar hakkında bilgilendirilene kadar tartışmalı bir dönem geçirmiştir. Eski dönemde kulüp, atletizm ve halter, jimnastik, boks ve güreş gibi sporlarda da etkin faaliyet göstermiştir. Kulübün ilk başkanı Mehmet Şamil Şaplı olarak kayıtlara geçmiştir. İlerleyen yıllar da ise, bu görevde yerini Şükrü Paşa almıştır.
1908 olaylarından sonra, yasakların kademeli olarak gevşetilmesi üzerine kulüp faal bir şekilde gelişmeye başlamıştır. İstanbul‘a gelen birçok ülke sakini sadece kulübü yenilemekle kalmamıştır. Aynı zamanda statüsünü ve prestijini de kademeli olarak yükseltmeye başlamıştır. 3 Ağustos 1909’da, Beşiktaş’ın sadece spor tabanını önemli ölçüde genişletmesi sağlanmıştır. Ayrıca yine bu dönemde, ilk kez resmi statüsü hakkında cesurca konuşmasına izin veren spor kulüplerinin faaliyetlerini yasallaştıran bir yasa çıkarılmıştır. 4 Kasım 1910 tarihinde ise Beşiktaş, tescilli ilk Türk spor kulübü olmuştur. Bu olay la birlikte, kulüp üyelerinin de olağanüstü büyümesinin kulüp başlangıcına katkıda bulunması sağlanmıştır.
1911 yılında Beşiktaş’tan Valide çeşme ve Baziret adlı iki takım Beşiktaş’a girerek kulübün futbol bölümünü oluşturmuştur. Başlangıçta takımın forması kırmızı ve beyaz olarak belirlenmiştir. Ancak kısa süre sonra kulüp geleneksel siyah beyazı rengini almıştır. Bazılarının dediği gibi “yas” tutma anlamına gelen renklere bürümüştür. Bunun nedeni ise, Balkan savaşları sırasında ölen kulüp üyelerine, ordu askerlerine ve Osmanlı İmparatorluğu’nun rotalarında kaybettiği toprakların hatırasına bir saygı duruşu niteliğindedir. Beşiktaş’ın resmi olarak kırmızı renkleri ana renkler olarak kullanmadığı ve siyah beyazın her zaman ana renk olduğu yönünde bir görüş de vardır. Bu görüş, kulübün yüzüncü yıl dönümüne adanmış belgesel filmde sunulan gerçeklerle daha ayrıntılı olarak doğrulanmıştır.
Ülkede futbolun giderek yaygınlaşması, Beşiktaş yönetiminin kendi futbol bölümüne olan ilgisinin artmasına neden olmuştur. 1918 yılına kadar kulübün herhangi bir lig şampiyonluğu yoktu. Ancak 1924’te Galatasaray ve Fenerbahçe ile birlikte Beşiktaş, diğer İstanbul kulüpleriyle birlikte İstanbul Futbol Ligi’nin kurucularından biri olmuştur. Ayrıca ilk sezonda Beşiktaş şampiyonluğu elde etmiştir. Ancak Galatasaray ve Fenerbahçe’nin hakimiyeti nedeniyle ligde fazla başarı elde edememiştir. Kulüp ikinci şampiyonluğunu ancak 1934’te elde etmiştir. 1937’de Türkiye Ulusal Ligi kurulması ile birlikte Kulüp, her iki şampiyonada da görünüşlerini değiştirmiştir. Böylece 1937/38 sezonunda Türkiye Milli Ligi’nin gümüş madalya sahibi olan Beşiktaş, 1940/41 sezonunda ilk kez bu şampiyonluğu elde etmiştir. Ayrıca 1943/44, 1946/47 sezonlarında da bu başarısını tekrarlamıştır. İstanbul Futbol Ligi’nde 1939-1943 yılları arasında üst üste 5 lig şampiyonluğu rekoru kıran Beşiktaş, 1945 ve 1946’da da şampiyonluk yaşamıştır.
16 Mayıs 1952’de tam takım Türk milli futbol takımı olarak Yunanistan’a karşı bir maçta oynamıştır. Bunun ödülü olarak Türkiye Futbol Federasyonu, Beşiktaş’a o zamanlar büyük bir onur ve prestij olan ulusal bayrağı logosuna koyma hakkı vermiştir.
1959’da ülkedeki birçok ligin birleşmesi sonucunda Türkiye’nin ilk tam teşekküllü profesyonel şampiyonası oluşturulmuştur. Bu şampiyona da Beşiktaş, ilk başarısını 1960 yılında elde etmiştir. Bu başarı, Beşiktaş’ın Avrupa kupalarında ülkesini temsil eden ilk Türk takımı olmasını sağlamıştır. Sonraki yıllarda, kulüp defalarca ödüller kazanmıştır. Ancak yine de sadece 1966 ve 1967’de ulusal şampiyon olmuştur. İkincisinde ise Beşiktaş, şampiyonluğun yanı sıra ilk Türkiye Süper Kupası’nı kazanmıştır. Ancak bu başarıyı uzun bir düşüş izlemiştir.
Beşiktaş yine kendini 70’lerin başında hatırlatmıştır. Kulüp yeniden ödül almaya başlamış ve 1974/75 sezonunda ilk Türkiye Kupası’nı kazanmıştır. 1982’de Beşiktaş yine ülke şampiyonu olmuştur. 1986’da ise, bu başarıyı tekrarlamıştır. Bu dönem, Avrupa’yı sarsmayı başaran ve kısa sürede tüm Türkiye’yi saran ultralar döneminin de başlangıcıdır. Beşiktaş, 1990, 1991 ve 1992’de ulusal şampiyonluk, 1989 ve 1990’da Türkiye Kupası’nı, 1989 ve 1992’de Süper Kupa’yı kazanarak taraftarlarını sevindirmiştir. Bütün bunlar, liderliğinde Beşiktaş’ın Türkiye’nin ilk yenilmez şampiyonu olduğu kulübün İngiliz teknik direktörü Gordon Milne’nin yanı sıra ünlü üçlü – Metin-Ali-Feyyaz’ın başarısı olarak bilinmektedir. Metin Tekin, Ali Gültiken ve Feyaz Usar, kulüp tarihinin bugüne kadarki en iyi hücum hattı olarak kabul edilmektedir. Aynı Milne’nin koçluğu, kulübün taraftarları tarafından “Milne’nin dönemi” olarak da adlandırılmaktadır.
Taraftar
Beşiktaş, İstanbul ve Türkiye’nin en popüler üç takımından bir tanesidir. Anketlere göre Kara Kartallar, ülkedeki taraftarların %12 ila %18’i tarafından desteklenmektedir. Takımın maçlarına başka şehirlerden de çok sayıda Beşiktaş taraftarı gelmektedir. Tüm Türk taraftarlar gibi, kulübün taraftarları da vokal destekleriyle tanınmaktadır. Bunun en çarpıcı örneklerinden biri, Beşiktaş’ın tribünlerdeki yüksek sesin 132 desibel çıtasını aştığı 2009 yılında ki Manchester United’a karşı oynadığı iç saha maçıdır. Bununla birlikte, 2013 yılında, basında çıkan haberlere göre, fanlar bu çıtayı 141 desibel seviyesine kadar daha da yükseltmiştir.
Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe derbileri, Galatasaray – Fenerbahçe kadar bütünlük ve düşmanlık taşımamaktadır. 2016 yılında yapılan anketlere göre Galatasaray taraftarlarının %33’ü ve Fener taraftarlarının %21’i Beşiktaş’a sempati duymakta ve kısmen de olsa destek vermektedir. Kara kartal taraftarları arasında Galatasaray’a (%19) Fener’e de (%15) daha fazla sempati duyulmaktadır. Ayrıca Fenerbahçe’den (%44) Galatasaray’dan (%35) daha büyük bir antipati vardır.
2013’te üç takımın taraftarları Taksim Meydanı’nda protestoculara destek için bir araya gelmiştir.
Çarşı Grubu
Beşiktaş taraftarlarının en ünlü derneği 1982 yılında kurulan Çarşi’dir. Bu grup, Türkiye’de ultras hareketinin öncüsüdür. Bu isim, kulübün hayranları arasında uzun süredir devam eden bir kitle fenomenine atıfta bulunmaktadır. Beşiktaş taraftarları 70’li yıllardan beri İstanbul’un aynı adlı semtinin çarşısının yakınında maçlar için toplanmaktadır. Temel olarak, gelecekteki gruplaşmanın temeli, öğrenciler (İstanbul’daki eğitim kurumlarının en yüksek yüzdesine sahip Beşiktaş bölgesi) ve işçi sınıfıdır. Bu nedenle, çarşı grubu siyasetin büyük hayranları olarak bilinmektedir. Aynı zamanda yapının kendi içindeki görüşlerde geniş çok yönlülükleriyle ünlüdür. “Atatürk dışında her şeye karşıyız” sloganının kendisi bunu çok iyi göstermektedir.
“Kara kartallar” efsanesi
Kulüp efsanesine göre, takım 19 Ocak 1941’de “Kara Kartallar” takma adını almıştır. Takım o sezona kadroda çok sayıda gençle başlamıştır. Ayrıca çoğu zaman büyük bir coşkuyla ilerlemiştir. Neredeyse kazanılan maç sırasında, stadyumun tribünlerindeki sessizlik bir çığlıkla kesilmiştir.
“Beşiktaş”, kelimenin tam anlamıyla o sezon herkesi “yırttı”. Bu yüzden oynadıkları oyunun daha doğru bir tanımını yapmak imkansızdı. Fark edilenin aslına uygunluğunu çabucak fark eden tribünler bunu hemen anlamıştır. Aynı zamanda ünlem bir gecede meşhur olmuştur. Karşılaşma ise, Beşiktaş’ın 6:0 galibiyetiyle sona ermiştir.
Yakında bu dinamik basın tarafından da yakalanmıştır. Böylece takım ilk kez “kara kartallar” olarak anılmaya başlanmıştır. Hatta “kartalın saldırısı” da futbolla karşılaştırılmıştır. Rezonans takma adı takım ve taraftarlar tarafından olumlu karşılanmış ve bu da takımın takma adı olarak benimsenmesini hızlandırmıştır.
Stadyum
Vodafone Park, İstanbul’da bulunan çok işlevli bir stadyumdur. 2016’dan beri Beşiktaş futbol kulübünün ev arenası olmuştur. 41.903 koltuk kapasiteli arena, tarihi eser statüsündeki eski Beşiktaş kulüp stadyumu İnönü’nün yerine yapılmıştır. İnönü’nün tarihi mirasın bir parçası olan bazı bölümleri, yeni stadyumun yapımı sırasında korunmuştur.
Arenanın adı, dünyanın en büyük cep telefonu operatörü Vodafone ile yapılan ticari bir anlaşma ile ilişkilidir. Stadyum ilk başta Vodafone Arena olarak adlandırılmıştır. Ancak Recep Tayyip Erdoğan’ın kararıyla “arena” kelimesi kullanımdan kaldırılarak yerine “park” getirilmiştir. Ayrıca stadyum 2015 yılında “Çevre Dostu Spor Tesisi” kategorisinde “Yeşil Ekonomi” ödülüne layık görülen “yeşil” özelliği ile tanınmaktadır.
Vodafone Park’ın açılış maçı, 11 Nisan 2016’da Türkiye Süper Ligi’nde Bursaspor ile oynanan ve Beşiktaş’ın 3:2’lik skorla kazandığı maçla olmuştur. Ağustos 2019’da stadyum, 2019 UEFA Süper Kupa Finaline ev sahipliği yapmıştır.
Kulüp Başkanları
- Mehmet Şamil (1903-1908)
- Şükrü Paşa (1908-1911)
- Fuat Paşa (1911-1918)
- Fuat Balkan (1918-1923)
- Salih Bey (1923-1924)
- Ahmet Fetgeri Aşeni (1924-1926)
- Fuat Balkan (1926-1928)
- Ahmet Fetgeri Aşeni (1928-1930)
- Emin Şükrü Kunt (1930-1932)
- A. Ziya Karamürsel (1932-1935)
- Fuat Balkan (1935-1938)
- A. Ziya Karamürsel (1938-1939)
- Yusuf Ziya Erdem (1939-1941)
- A. Ziya Karamürsel (1941-1942)
- A. Ziya Kozanoğlu (1942-1950)
- Ekrem Amaç (1950 )
- Salih Fuat Keçeci (1950-1952)
- Abdullah Ziya Kozanoğlu (1950-1952)
- Tahir Söğütlü (1955-1956)
- Danyal Akbel (1956-1957)
- Ferhat Nasır (1957)
- Nuri Togay (1957-1958)
- Enver Kaya (1958)
- Nuri Togay (1959-1960)
- Hakkı Yeten (1960-1963)
- Selahattin Akel (1963-1964)
- Hakkı Yeten (1964-1966)
- Hasan Salman (1966-1967)
- Hakkı Yeten (1967-1968)
- Talat Asal (1968-1969)
- Rüştü Erkuş (1969-1970)
- Nuri Togay (1970)
- Agasi Şen (1970-1971)
- Himmet Ünlü (1971-1972)
- Şekip Okçuoğlu (1972-1973)
- Mehmet Üstünkaya (1973-1977)
- Gazi Akınal (1977-1979)
- Hüseyin Cevahir (1979)
- Gazi Akınal (1979–1980)
- Rıza Kumruoğlu (1980-1981)
- Mehmet Üstünkaya (1981-1984)
- Süleyman Seba (1984-2000)
- Serdar Bilgili (2000-2004)
- Yıldırım Demirören (2004-2012)
- Yalçın Karadeniz (2012-2012)
- Fikret Orman (2012-2019)
- Ahmet Nur Çebi (2019- …)