Biyografisi
Cristiano Ronaldo’nun tam adı Cristiano Ronaldo dos Santos Aveiro’dur. Formasını giydiği takımlar sırasıyla Sporting (Portekiz), Manchester United (İngiltere), Real Madrid (İspanya) ve Juventus (İtalya)’dır. Modern futbolun en iyi oyuncuları arasında gösterilmektedir. Portekiz milli takımı ile birlikte başarılar elde etmeyi başarmış birisidir.
Geçmişinde birçok güzel gol, ödül ve unvan bulunmaktadır. Bunların arasında; Avrupa Şampiyonası şampiyonluğu, UEFA Uluslar Ligi’nde bir zafer’de bulunmaktadir. Ayrıca Şampiyonlar Ligi’nde rekor olan beş zaferin yanı sıra, Avrupa’nın en iyi futbolcusu ödülü altın top’u kazanmıştır. İlerleyen yıllar da ise, avrupa’nın en iyi forvet oyuncusu için verilen “Altın çizme” ödülünü de kazanmıştır. Karizmatik, yetenekli ve görünüşte çekici forvet olarak bilinmektedir. Birçok uzman tarafından dünyanın en yetenekli ve çok yönlü futbolcusu olarak tanımlanmaktadır. İnanılmaz derecede teknik, hızlı, akıllı,dayanıklı ve benzersiz bir serbest vuruşa sahiptir. Bunların dışında hem sağ hem de sol ayağını kullanarak rakibin kalesine kusursuz bir şekilde gol atabilmektedir. Sahanın her noktasından mesafe tanımaksızın ustalıkla şut denemeleri yapabilmektedir. Portekiz milli takımının liderinin ülkeye hizmetleri, ona İnfanta don Enrique’nin ulusal şövalye nişanı’nı almasını sağlamıştır.
Lizbon Üniversitesi’ndeki bilim adamları, yeni açık gökada CR7’yi onuruna adlandırarak ünlü yurttaşın adını gökyüzünde bile ölümsüzleştirmişlerdir. Çok yönlü sporcunun adı aynı zamanda iki bronz büstünden birinin kurulu olduğu Madeira Adası’nın havaalanında bulunmaktadır. İkincisi ise Real Madrid Müzesi’nde sergilenmektedir.
Çocukluk dönemi
5 Şubat 1985’te Madeira şarabının doğduğu yer olarak bilinen Madeira adasının liman şehri Funchal’da doğmuştur. Çocuğun babası Jose Dinis Aveiro, geçmişte yerel FC Andorinha (Swallows) takımında ekipman yöneticisi olarak görev yapmaktaydı. Anne, Maria Dolores dos Santos Avei, geçmişte aşçı ve temizlikçi olarak çalışmıştır.
Ronaldonun çocukluk yıllarında ailesi, okyanusa bakan küçük bir evde, mütevazı bir şekilde yaşıyordu. Üç kardeşi vardır ve çocukluğunda kardeşleri ile tek odada kalmaktaydılar.
Bazen soyadı ile karıştırılan “Ronaldo” adı, geleceğin futbol dahisinin ikinci adıdır. Futbolcu, babasının en sevdiği film oyuncusu Ronald Reagan’ın onuruna ikinci bir isim olarak kendisine bu ismi takmıştır. Ronaldo basit çocukluk yıllarından çok uzakta olduğunu sevgiyle hatırlamıştır. Ebeveynler çok çalışarak, çocukların ihtiyaç duydukları her şeyi almalarını ve hiçbir şeye ihtiyaç duymamalarını sağlamaya çalışmıştır. Futbolcu acı bir şekilde itiraf etse de, babası neredeyse her gün sarhoştu. Onunla iletişim kurmak o dönem için zordu.
Ancak Cristiano Ronaldo için bugüne kadar bir aile yadigarı haline gelen tüm hediyelerin en pahalısı ise, o yürümeyi zar zor öğrendiğinde ona babasının aldığı futbol topudur. Jose, uzun yıllar alkol bağımlılığından muzdarip bir kişilikti. 52 yaşında, oğlunun tüm olağanüstü spor başarılarını göremeden vefat etmiştir. Babasının hediye etmiş olduğu top sayesinde ise Cristiano iyi bir futbolcu olmuştur.
Andorinha takımının bebek kaptanı Fernao Sousu’nun vaftiz babası olmasını istenmiştir. Küçük yaşlardan itibaren Ronaldo babasının armağanından ayrılmamıştır. Futbolcu, oyun becerilerini Santo António’nun eteklerinde şehrin sokaklarında oynayarak geliştirmiştir. Ayrıca Portekizli efsanevi oyuncuya o dönemde “Kluivert” lakabı takılmıştır. Annesi ise, yine aynı dönemde oğlunda birçok doğal eğilim fark etmiştir. Örneğin, mükemmel bir dansçı olması, jimnastikçi olmak için gereken hafifliğin bulunması, esnek bir temeli olması gibi eğilimler çocukluk yıllarında dikkat çekmekteydi. Hoş bir sesi vardı. Müzik alanında başarı elde edebileceği düşünülürdü. Ancak Ronaldonun topla oynama sevgisi babasının onu 6 yaşında kulübünün futbol bölümüne kaydettirmesine neden olmuş ve serüven başlamıştır.
Çocuk Ronaldo, futbolda sadece kişisel becerilerin değil, aynı zamanda takımdaki ilişkilerin, sahadaki ortaklarla karşılıklı anlayış bulma yeteneğinin de önemini biliyordu. Antrenmanlara zevkle katılırdı. İlk günlerden itibaren azim, topa mükemmel sahip olma, yüksek hız ve tutkulu bir kazanma arzusu onu diğer takım arkadaşlarından ayırmıştır.
Futbol’la tanışması
İlk adımlar 1995 yılında Cristiano Ronaldo transferinin gerçekleşmesi ile başladı. Birkaç top, iki yıllık bir takım bot ve bir forma ile dünya futbolunun gelecekteki yıldızının transferini ödeyen adanın önde gelen kulübü olan Nacional tarafından bonservisi satın alındı. Başka bir şehir profesyonel takımı FC Maritimu da 10 yaşındaki Ronaldoyu satın almak istedi, ancak tercih vaftiz babasının da taşındığı Nacional’a verildi.
Yeni takımda, çevik, zayıf ve korkusuz Ronaldo beceride hızla ilerleme kaydetmiştir. Antrenörler, daha eski rakipleriyle oynanan oyunlarda, onun hızlı ilerlemesini, düşünmeyi öğrenmesini ve durumlara yıldırım hızıyla tepki vermesini sağlayan yetenekli bir oyun stili olduğunu düşünmekteydi. O dönemde lakabı ise “Küçük Arı” idi. On iki yaşına geldiğinde Madeira adasının en iyi futbolcusu olarak tanındı.
1997 yılında genç yetenek, inceleme için başkent ekibi FC Sporting’e gönderildi. Hayatında ilk kez (annesi eşliğinde) bir uçağa bindi, ancak bu durum onu rahatsız etmemiştir. Heyecanlıydı. Portekiz’deki en iyi kulüplerden birine girebilme şansı heyecanını artırmıştı. İlk şansında kıdemli oyuncularla bir maçta zekice oynadı ve genç yaşına rağmen (önceki kulübünün Sporting’e olan borcunu silmek karşılığında) Sporting Lizbon gençlik akademisi tarafından 22500 Euro’ya bonservisi satın alındı.
Sporting Lizbon kariyeri
Başkent ilk etapta evinden, ailesinden ve arkadaşlarından uzakta olan 12 yaşındaki Cristiano Ronaldo için kolay değildi. O dönemde konuşmasıyla ilgili alay edilen bir kişiydi ve bu canını sıkmaktaydı. Ada lehçesi Lizbon’dan farklıydı bu nedenle adaptasyonda güçlük çekmiştir. Birgün annesini ağlamalı bir konuşma ile arayak geri dönmek istediğini söylemiştir. Ancak oynamak ve en iyi olmak için büyük bir istek, tüm zorlukların üstesinden gelmesine yardımcı olmuştur. Tüm boş zamanlarında, huzursuz adam spor salonunda çalışmıştır. Her zaman en iyi sonuçları elde etmeyi arzu etmekteydi. Bu nedenle, genellikle ödevlerini geceleri yapmak zorunda kalırdı. Sürekli fiziksel ve zihinsel stresin arka planına karşı, Cristiano’nun karakteri patlayıcı ve uzlaşmaz hale gelmişti. 14 yaşında, futbolcuya göre “saygısız” davrandığında akıl hocasına sandalye fırlatmıştır. Ronaldo kendi başarısız performanslarının ardından duygularla baş edemediği ve hayal kırıklığını soyunma odasını yok ederek dile getirdiği bir yapıya sahiptir.
15 yaşında genç sporcu kendini ameliyat masasında bulmuştur. Hayatı, neyse ki zamanında keşfedilen bir kardiyak aritmi tarafından tehdit edilmiştir. Doktorlar ona profesyonel olarak futbol oynamaya devam etmesini tavsiye etmediler. Kararlı genç, operasyondan üç gün sonra antrenmana geri dönmüştür.
Benzeri görülmemiş bir titizlik ve beceri gelişimi gösterek kulüp tarihine adını yazdırmıştır. Bir sezonda “Lizbon Lions” un tüm kadrolarında oynamayı başaran tek oyuncu oldu. Yani 16 yaş altı, 17 yaş altı, 18 yaş altı genç takımlarının yanı sıra A takımda oynamıştır. Cristiano Ronaldo, Sporting formasıyla ilk çıkışını 2001 yılında henüz 16 yaşındayken yaptı. Yerel FC Atletico’ya karşı hazırlık maçının ikinci yarısında sahaya girdi ve hareket halinde bir gol attı. Aynı yıl, Avrupa Gençler Şampiyonası’nda ülkenin milli takımı için zekice oynadı. 17 yaşında maça katılmamasına rağmen ülkenin Süper Kupası’nı kazandı.
Barcelona, Milan, Chelsea, Real Madrid dahil olmak üzere birçok önde gelen Avrupa kulübü, yetenekli oyuncuyla ilgilenmeye başladı. İlk alıcılardan biri Liverpool FC’den Gerard Houllier oldu. Ancak sözleşme futbolcuya kendisi tarafından değil, İngiliz Manchester United’ın ünvanlı teknik direktörü Sir Alex Ferguson tarafından teklif edildi. Bu, 2003’te Red Devils’in Portekiz’e gelip Sporting ile dostluk maçı oynadığı ve beklenmedik bir şekilde 3:1 kaybettiği zaman oldu. Transfer sonucunda kulüp daha sonra onun için yaklaşık 15 milyon euro aldı. 6 yıl önce Nacionali’nin verdiğinden 700 kat fazla bedel ile…
İngiltere kariyeri
Başlangıç dönemin’de, deneyimli akıl hocası Alex Ferguson ona büyük destek sağlamıştır. Cristiano’ya, daha önce tarihin en büyük oyuncuları olan George Best, David Beckham, Eric Canton’a ait olan ve genç sporcuyu motive etmede ek bir faktör haline gelen yedinci numaraya sahip bir forma verildi. Formayı alan Ronaldo ise, kısa bir sürede o formaya layık olduğunu kanıtlamıştır.
Cristiano Ronaldo, İngiliz süper kulübü için ilk golünü Portsmouth ile oynanan maçta atmıştır. Kaleciye kurtarma şansı vermeyen usta ayak, ilk golünü köşeye atılan bir serberst vuruştan kaydetmiştir. 2004 baharında futbolcu, “Manchester United” hayranları tarafından en iyi oyuncu olarak gösterilmiştir.
Dolayısıyla maaşı ayda 2 bin euro’dan, haftada 20 bine yükselmiştir. Her zaman parasını kendine değil ailesine yardım etmek için harcamıştır. Onun sayesinde annesi çalışmayı bırakmıştır. Ayrıca kardeşlerini uyuşturucu bağımlılığından kurtarmak için savaş vermiştir. Kız kardeşlerin en büyüğü CR7 adlı bir butik zincirine sahiptir. En küçüğü ise “Ronaldo” sahne adı altında şarkı söylemeye başlamıştır. Eylül ayında Moskova’da Rus milli takımıyla oynayacağı maça hazırlanırken Cristiano, babasının ölümünün üzücü haberini almıştır. Koç, duygusal sıkıntıyla başa çıkmasına yardım etmiştir. Ancak sporcu depresyona girerek, evine geri dönüş yapmıştır. Antranör Ferguson’un ise onu sakinleştirmesi ve İngiltere’ye geri getirmesi onun hayatında bir dönüm noktası olmuştur.
Ekim ayında, Manchester’a 1-4 mağlup olan Middlesbrough’a karşı tek golü atmıştır. 2004/05 sezonundaki oyunların sonunda ise, Portekizli profesyonel futbolcular derneği FIFPRO tarafından en iyi genç oyuncu ödülüne layık görülmüştür. Sonraki sezonda ise, bu ödüle bir kulüp başarısı eklemiştir. Bu bir futbol Ligi Kupası’dır. 2006 yılında iki kez Premier Lig Ayın Oyuncusu unvanını kazanmıştır. Ertesi yıl ise, Manchester United’ın İngiltere Şampiyonası’ndaki zaferi damgasını vurmuştur. Ronaldo’nun ise, kırmızılar için attığı gol sayısı elliye ulaşmıştır.
Ancak topun sihirbazı ile, çok fazla taraftar arasında hoşnutsuzluk oluşmuştu. Bunun nedeni özellikle 2006 Dünya Kupası çeyrek finallerinde İngiltere ve Portekiz’in karşı karşıya geldiği maçta penaltı atışları sırasında attığı gol’dür. Bundan dolayı seyirciler uzun bir süre onu ıslıklamışlardır. Ayrıca düşmanı aldatıcı manevralar ve bazen uygunsuz hareketler şeklinde alay etmişlerdir. Ancak 2006/07 sezonunda, PFA taraftarlarından Yılın Futbolcusu ödülü de dahil olmak üzere çok sayıda ödül almıştır. 2007’de İngiliz basını, Real Madrid’in 23 yaşındaki yıldızı haftada 300 bin sterlin maaşla cezbeteceğini ve transfer için kulübe 54 milyon sterlin (80 milyon euro) ödemeye hazır olduğunu bildirmiştir. Dolayısıyla Manchester Unided yetenekli oyuncuyu kaybetmemek için onunla yeni sözleşme imzalayarak haftalık ücretini 120 bin euro’ya çıkarmıştır. Bu durum ise, 22 yaşındaki Cristiano’yu kulüp tarihindeki tek saygın oyuncusu yapmıştır.
2008’de Ronaldo, kulüp için ilk vuruş numarasını Newcastle FC’ye karşı yaptı ve ilk maçı Bolton Wanderers’a karşı 2-0 galibiyetle bitti. Her iki golü de kendisi attı. Yüksek performansı, Ronaldo’ya Premier Lig’de sezonun en golcü futbolcusu olmasını sağlamıştır. Ayrıca bu başarı kendisine altın ayakkabıyı alan ilk orta saha oyuncusu statüsünü de kazandırmıştır. Sadece bir sezonda 42 gol ile fileleri buluşturmuştur.
Stoke City’ye karşı 5:0 galibiyetle sonuçlanan maçta, futbolcu yüzüncü ve yüzbirinci gollerini atmıştır. Ayrıca bu tarihten sonra Premier Lig’de gol atmadığı tek bir takım kalmamıştır. Yıl sonunda, en yakın rakibi Lionel Messi’yi 165 puan geride bırakarak Ballon d’Or’u kazanmıştır. 2009’un başlarında, halihazırda bir düzineden fazla ödül içeren bireysel kupa koleksiyonunu tamamlayan prestijli FIFA World Footballer’s Diamond Ball ödülüne de layık görülmüştür.
İspanya kariyeri
Haziran 2009’da Cristiano, FIFA tarafından geçen yüzyılın en iyi kulübü olarak tanınan Real Madrid FC’nin oyuncusu olmuştur. Çocukluğundan beri “kremsi” bir tişört giymeyi hayal etmesi de kendisini mutlu etmiştir. Ayrıca futbolcu Manchester United’dan ayrılırken, baş antrenörü Alex Ferguson’u “spordaki babası” olarak göstermiştir.
Transferi için yaklaşık 94 milyon euro ödenmesi, o tarih için rekor bir bedel olarak kayıtlara geçmiştir. Ronaldo’nun sözleşmesinde bir futbol yıldızı almak isteyenler için 1 milyar euro’luk fantastik tazminat miktarını öngören bir madde bulunmaktaydı. Sporcu, yeni kulübün ilk golünü Ekvadorlu LDU Quito’ya karşı penaltıdan atmıştır. İlk sezonunda rakiplerinin kalesini 33 kez vurmuş ve kraliyet kulübünün en skorer ismi olmuştur.
2011 yılına kadar 51 maçta elli gol atmayı başardı. Yeni bir kulüp rekoru kırdı. Bir önceki rekor, benzer bir başarıya sahip olan (54 maç) Puskas’a aitti. Aynı dönemde, futbolcu ayrıca İspanya şampiyonasının ilk sezonunda gol kralı olmuştur. 2012/13 Şampiyonlar Ligi’nde öne çıkan oyuncu 12 gol atarak, gol kralı unvanını kazanmıştır. Ayrıca bir başka rekor ise, 69 golle avrupa gol kralı olmasıdır. Sırasıyla, İbrahimoviç 47 golle 2. sırada, 45 gol atmayı başaran Lionel Messi ise, 3. sırada yer almıştır.
Cristiano Ronaldo ile Messi arasındaki yüzleşmenin taraftarlar arasında her zaman özel ilgi uyandırdığı bilinmektedir. Real Madrid’in Barça’ya karşı oynadığı maçları milyonlarca taraftar izlemektedir. Ayrıca Portekizli fenomenin Real Madrid tarihinin en golcü oyuncusu olarak kayda geçirmiştir. Real Madrid kariyeri boyunca 308 maçta 324 gol atarak, 741 maçta 323 gol atan efsanevi Raul’u geride bırakmıştır.
Real Madrid’de 84 UEFA Şampiyonlar Ligi maçına çıkan Cristiano Ronaldo, 82 gol attı. 2014/15 UEFA Süper Kupası’nda Sevilla’ya karşı attığı iki gol sayesinde takımı 2-0’lık bir galibiyet elde etmiştir. Aynı zamanda ise, maçın en iyi oyuncusu olmasını sağlamıştır.
Real Madrid’de geçirdiği 9 yıl boyunca, dört gol krallığı, üç altın ayakkabı dahil olmak üzere bir düzineden fazla ödül kazanmıştır. Takımla 16 kez kupa kaldırmıştır. Ayrıca Dört kez de Avrupa’nın en prestijli kulüp liği olan Şampiyonlar Ligi’ni kazanmıştır.
İtalya kariyeri
2018’de Portekizli forvet Real Madrid’den Juventus takımına geçti. Takımdan ayrılan oyuncu uzun zamandır lideri olduğu takıma duygusal olarak veda etti. Veda konuşmasında Real Madrid’deki geçirdiği yılların hayatındaki en mutlu yıllar olduğunu’da sözlerine eklemiştir.
112 milyon euro’ya transfer olan sporcu, tarihin en pahalı beş transferinden biri olarak kayıtlara geçmiştir. Ayrıca 30 yaş üstü oyuncular kategorisi için ise ayrı bir rekora sahiptir. Sözleşme 4 sezon için yıllık otuz milyon euro (Saniyede 1.03 Euro) maaş olarak imzalanmıştır.
2018/19 sezonunda Juventus forması giyen 34 yaşındaki forvet, İtalya şampiyonu oldu. Ayrıca, italya liginde ilk kez yılın en iyi futbolcusu Portekizli olmuştur.
Portekiz milli takımı kariyeri
2003 yılında Portekiz milli takımına katıldı. İlk maçında Kazakistan takımına karşı 1-0 kazanmıştır. Bir yıl sonra, anavatanında düzenlenen Avrupa Şampiyonasında, sporcu ilk maçta bir gol attı. Ancak finalde Portekiz milli takımı Yunanistana (0:1) yenilerek gümüş madalya kazanmıştır.
Sonuç olarak, forvet en iyi golcü unvanını alan beş oyuncudan biri olduğunu kanıtladı. Aynı zamanda beş büyük turnuvada (Euro’da) milli takımda kendine kadroda yer bulmayı başaran Portekizli oyuncudur. Katıldığu Kupalar Avrupa 2004, 2008, 2012 ve Dünya kupaları 2006 ve 2010’dur. Sporcu ayrıca 2014 Dünya Kupası’nda da mükemmel bir oyun sergiledi. Grup seçimlerinde 4 gol attı. İsveçlilere karşı ilk maçta kazanan golü attı ve ikincisinde ise hit-trick yaptı.
Ayrıca Euro 2016’da 3 gol atarak büyük bir performans göstermiştir. Takımı bu şampiyonada Avrupa şampiyonu unvanını kazanmıştır. Ayrıca bu başarı kendisine Gümüş Ayakkabıyı kazandırmıştır.
Cristiano Ronaldo, 2018 Dünya Kupası’nda Portekiz için kilit bir oyuncu olmuştur. Fas’a karşı oynanan maçta galibiyet golünü atmıştır. Milli takım rekoru ise 85 goldür. Bu başarı ona Avrupa ülkelerinin milli takımları arasında en çok gol atan oyuncu unvanını kazandırmıştır. Daha önce ise bu unvan, ünlü Ferenc Puskás’a aitti. Yüksek profilli forvet, 2018/19 sezonunda Portekiz milli takımıyla Milletler Cemiyeti’ni kazanmıştır. 2019 yazında Cristiano, “En İyi FIFA Erkek Oyuncu” unvanının yarışmacılarından biri olmuştur. Kendisinin finalist olduğu açıklanmış, ancak zaferi Messi’ye kaptırmıştır.
Cristiano Ronaldo, 2020’de kariyerine son verebileceğini açıklamıştır. Ancak günümüzde kadar ön koşulların oluşmadığı görülmektedir. Herhangi bir futbolcu için korkunç bir rakam olmasına karşın 35 yaşına yaklaşımı şu şekildedir; “Bu sadece bir rakam ve şuan için kendimi iyi hissetmekteyim.”.
Kazanç ve hayırseverlik
Mart 2019 itibariyle Cristiano, Avrupa’nın en zengin futbolcuları sıralamasında ikinci sırada yer almıştır. Futbolcunun o dönem ki maaşı ise, ayda 4,7 milyon euro’dur. Forbes’e göre Portekizli yıldız, sponsorluk sözleşmelerinden 47 milyon dolara kadar telif ücreti almaktadır. Forvet’in dünya markaları ile birçok reklam sözleşmesi bulunmaktadır. Örnegin; Armani, DAZN, Tag Heuer, Electronic Arts, Herbalife, vb. Bunların arasında ünlülerde vardır. Nike ile bir milyar dolarlık ömür boyu sözleşme, sporcuya yılda yaklaşık 23 milyon dolar kazandırmaktadır.
Cristiano Ronaldo, kendi markası CR7’nin ürünlerinin satışından yılda 10 milyon dolara kadar kazanç sağlamaktadır. CR7 firması erkek parfümleri üretmektedir. Ayrıca sporcunun Lizbon, Funchal ve Monte Carlo’da otelleri vardır. Aynı zamanda , Portekiz’in en büyük inşaat şirketlerinden biri olan Pestana Hotel Group’ta %40 hisseye sahiptir. Sporcu akıllı telefonlar için bir oyun oluşturmaya da yatırım yapmıştır. Kendi internet sayfasına bir reklam girişinin maliyeti ise, 750 bin dolara ulaşmıştır. Ayrıca futbol dehası pahalı arabaları sevmektedir. Garajında, özel modeller Ferrari GTB 599, Bugatti Chiron Lamborghini Aventador, Maserati Gran Cabrio ile yaklaşık iki düzine araba bulunmaktadır. Yıldızın ayrıca kendisine ait iş jeti Gulfstream G200 vardır.
UNICEF, Çocukları Kurtarın, Dünya Vizyonu yardım kuluşlarının gönüllü elçiliğini üstlenmektedir. Kendisi bu tür yardım kuruluşlarına 10 milyon Eurodan fazla bağışta bulunmuştur.
Sporcu, 2007 yılında annesi Dolores Aveiro’nun tedavi gördüğü Portekiz Kanser Merkezi’ne 135.000 Euro bağışta bulunmuştur. 2011 yılında Altın Çizme’sini açık artırmaya çıkarmıştır. Satışından gelen 1,2 milyon sterlinlik geliri ise, Gazze’de okul inşa etmek için bağışlamıştır.
İki yıl sonra da benzer şekilde Altın Top’u satmıştır. Aldığı parayı ise, ölümcül hasta çocukların hayallerini gerçekleştiren Bir Dilek Tut Vakfı’na bağışlamıştır. Ayrıca sporcu, 2015 yılında Nepal’deki depremden sonra Çocukları Doğal Afetlerden Kurtarma Fonu’na 5 milyon euro’dan fazla bağışta bulunmuştur.
Futbolcu iyi bir arkadaştır. Menajeri ve arkadaşı Jorge Mendes’e bir düğün için Yunan adalarından birini hediye etmiştir. Real Madrid’deki Portekizli takım arkadaşlarına ise lüks marka Bulgari’nin saatlerinden hediye etmiştir.