Kompleks veya aygıt Golgi, onu keşfeden bilim insanının adını almıştır. Bu hücresel organel, tek zarlarla sınırlanmış bir boşluk kompleksi gibi görünmektedir. Bitki hücrelerinde ve protozoalarda, birkaç ayrı küçük yığın (diktozomlar) ile temsil edilmektedir.
Yapısı
Görünüşe göre bir elektron mikroskobunda görünen Golgi aygıtı, birbirine yerleştirilmiş disk şeklindeki keselerin bir yığınını andırmaktadır. Ayrıca çevresinde çok sayıda kabarcık bulunmaktadır. Her bir “torbanın” içinde, uçlarında sözde tanklara genişleyen dar bir kanal vardır (bazen sarnıç bütün torbaya denir). Onlardan kabarcıklar dökülmektedir. Merkezi yığının etrafında birbirine bağlı bir tüp sistemi de oluştururlar.
Dış kısım biraz dışbükey bir şekle sahip olduğundan, yığının kenarları pürüzsüz bir endoplazmik ağdan gelen kabarcıkların kaynaşmasıyla yeni tanklar oluşturmaktadır. Tankın iç tarafında, sarnıçlar olgunlaşmalarını tamamlarlar ve tekrar kabarcıklara dönüşürler. Böylece Golgi tankları (yığın torbaları) dışarıdan içeriye doğru hareket eder.
Kompleksin çekirdeğe daha yakın olan kısmına «cis» denir. Membrana en yakın olan “trans” dır.
İşlevleri
Golgi aygıtının fonksiyonları çeşitlidir. Toplamda modifikasyona, hücrede sentezlenen maddelerin yeniden dağıtılmasına ve bunların hücrenin dışına çıkarılmasına, lizozomların oluşumuna ve sitoplazmik membranın inşasına indirgenmektedir.
Golgi aygıtının aktivitesi salgı hücrelerinde yüksektir. EPS’DEN gelen proteinler Golgi aparatında yoğunlaşmaktadır. Daha sonra Golgi kabarcıkları ise, membrana aktarılmaktadır. Enzimler de ters pinositoz yoluyla hücreden salgılanmaktadır.
Golgi aygıtı gelen sincaplara oligosakkarit zincirleri bağlanmaktadır. Aparatta modifiye edilirler ve proteinlerin kendi yollarına göre sıralandığı ve yönlendirildiği belirteçler olarak hizmet ederler.
Bitkilerde, Golgi hücre duvarının oluşumunda, ona matris olarak hizmet eden karbonhidratları salgılar (selüloz burada sentezlenmez). Ayrıca Golgi’nin tomurcuklanan kabarcıkları mikrotübüllerle hareket etmektedir. Bu nedenle de zarları sitoplazmik zarla birleşmekte ve içerikler hücre duvarına dahil edilmektedir.
Goblet şeklindeki hücrelerin Golgi kompleksi (bağırsak mukozasının ve solunum yollarının epitelyumunun kalınlığında bulunur) çözeltilerde mukus oluşturan glikoprotein müsini salgılamaktadır. Bu tür maddeler kök, yaprak vb. uç hücreleri tarafından sentezlenmektedir.
İnce bağırsağın hücrelerinde Golgi aygıtı lipitlerin taşınmasının işlevini yerine getirmektedir. Bu nedenle de yağ asitleri ve gliserol hücrelere girmektedir. Sonucunda ise, pürüzsüz eps’de lipitlerinin sentezi gerçekleşmektedir. Bunların çoğu proteinlerle de kaplıdır. Ayrıca Golgi yoluyla hücre zarına taşınmaktadır. İçinden geçtikten sonra, lipidler lenf içine girmektedir. Bunun dışında önemli bir işlev de lizozomların oluşumudur.